Kristal Şehir KARS

 Turistik Doğu Ekspresi turumuzun(2022) varış noktasında bizi Kars ilimiz karşıladı. Beklentim açıkçası çok da yüksek değildi. Öncesinde de burası hakkında pek bilgim yoktu. Sadece soğuk olacağı için kalın giyinmemiz gerektiğini düşünüp ona göre hazırlık yapmıştım. Kars gerçekten kristal gibi kar örtüsüyle bizi soğuğa rağmen çok iyi karşıladı.

 Otelimize yerleştikten sonra ertesi günün heyecanıyla güzel bir uyku çekip sabaha dinlenmiş bir şekilde uyanmıştık. İlk günün programı Kars şehir merkezinin gezilmesi oldu.

 Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi 

 Kanlı Tabya binası 1803 tarihinde Padişah III. Selim Dönemi’nde Yeni Tabya ismiyle yapılmış 46 adet tabyadan bir tanesiymiş. 1828 yılında Rusların Kars’a yaptıkları saldırılarında bir gece baskını sırasında tabyadaki askerlerin tamamı şehit edildiği için bu tabyanın adı Kanlı Tabya olarak anılıyormuş.

Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’nde savaş döneminde tabya içerisindeki günlük yaşamdan sahneler canlandırılmış. Bunlar arasında revir, ameliyathane, kiler, koğuş gibi alanlar ve bu alanlar içerisindeki günlük yaşam gösterilmiş.

Kars Kalesi 

1153 yılında Saltuklu hükümdarı Melik İzzettin tarafından şehri korumak amacıyla yaptırılmış. Saldırılara uğramış kalede günümüze kadar değişiklikler olmuş.

Kaleye doğru yürümeyi göze alamadığımız için aşağıdan görmekle yetindik. Ancak kar olmadığı dönemlerde kaleye çıkılabilir.

Kars-Baltık Mimarisi

 Kars, 1877- 1878 Osmanlı- Rus Savaşı sonrası 40 yıl Rus egemenliğinde kalmış. Bu dönemde Rusya’da uygulanan mimari Kars’ta da uygulanarak, birbirini dik kesen ızgara planlı yeni bir şehir kurulmuş ve şehre çok sayıda düzgün kesme bazalt taşından binalar yapılmış.

Ahmet Muhtar Paşa Konağı 

Kar- Baltık mimarisi örneklerinden biri olan bu bina gezimiz sırasında en çok fotoğraflanan yerlerden biriydi.

Kümbet Camii

 Kars kalesinin aşağı kısmında yer alan bu cami yapıldığında Havariler Kilisesiymiş. Daha sonra şehir Türklerin hakimiyetine geçince camii olarak kullanılmış.

Fethiye Camii

 On dokuzuncu yüzyılda Ruslar tarafından Baltık mimarisi özelliklerine göre kilise olarak yapılmış. Cumhuriyetin ilk yıllarında kapalı spor salonu olarak kullanılmış. Günümüzde camii olarak hizmet veriyor.

Ani Antik Kenti Harabeleri

Ermenistan-Türkiye sınırında, Arpaçay Nehri’nin kıyısında bulunan Ani Antik Kenti (Ani Harabeleri) Kars’ın en çok tanınan gezilecek yerlerinden. Kars’a 42 km uzaklıkta yer alan bu harabeler geniş bir alana yayılmış. Bu yapılar arasında dolaşırken tarihin içinde kaybolmuş gibi hissediyorsunuz. Kentin tarihi M.Ö.1200 yıllara kadar uzanıyor. Ermeni hakimiyetinde kalan kent daha sonra Bizanslıların eline geçmiş. En son Selçukluların kentte hüküm sürmüş.. Burada kiliseleri, camii kalıntılarını bir arada görmek mümkün. Orta Çağdan günümüze surların bir kısmı yıkılsa da ayakta kalan kalıntıları da görebilirsiniz.

Çıldır Gölü

 Bu geziyi planlarken en merak ettiğim yerler arasında Çıldır Gölü yer alıyordu. Bu gölün diğer göllerden ne özelliği var derseniz. Kış aylarında donan gölün üzerinde yürüyebiliyorsunuz. Atlı kızaklar, kar motorları ile donan gölün üzerinde gezebilirsiniz. Buza açılan deliklerden balık tutabilir, çekilen halaylara katılabilirsiniz.

Sarıkamış Kayak Merkezi

 Dünyada kaymak için ideal olan kristal kar Alplerden sonra Kars’ta bulunuyormuş. Kaymayı sevenler için vazgeçilmez olduğu söyleniyor. Biz de telesiyeje binip pistleri kuşbakışı görüp, keyifli dakikalar geçirmiştik.

Sarıkamış’a gelmişken yol üzerinde bulunan Sarıkamış Şehitliğini de ziyaret ettik.

 Kars sadece gezip görülecek yerleriyle değil, mutfağı ile de çok özel. Kars peynirleriyle ünlü bir şehir. Buraya gelip bu peynirleri satan dükkanlara mutlaka uğramalısınız.

Kars mutfağı hem zengin hem de çok lezzetli. Özellikle ilk kez yediğim kaz etini çok sevdiğimi söylemeliyim. Hangel isminde mantıyı yemek için tekrar Kars'a gidebilirim. Bulgur pilavıyla, evelik isimli çorbasıyla gerçekten şölen sofrasındaymışız gibi yemekleri tatma fırsatı bulduk. Tüm bu lezzetleri Kars Kazevinde bulabilirsiniz. (reklam)

Gün boyu buzların üzerinde yürüdükten beyaza doyduktan sonra gecesini de yaşamak gerekiyordu. Kafkas gecesinde; Kafkas dansları, aşık atışmaları, akordeon eşliğinde ateş başında canlı müzik çok keyifliydi.

 Kars’ta kalpak satan dükkanlara da uğrayabilirsiniz. Kalpak kullanamayacağımı düşünüp almamıştım ama tekrar gidersem almak istiyorum.