Tarih kokan Edirne
- gülençağlayan
- 22 Kas 2022
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 8 Tem 2024

Edirne, yaşadığım şehre komşu olması, mesafe olarak yakın olması nedeniyle pek çok kez farklı amaçlarla ziyaret ettiğim, konakladığım bir yer. Edirne’ye her gidişimde daha şehre girerken ""aslında ben burada yaşayabilirim""diye tekrarladığımı söylemek isterim. Bazı yerlerin insanda böyle bir etkisi oluyor. Yani kısacası ben Edirne’yi pek bi severim.
Edine Osmanlı Devleti’ne bir dönem başkentlik yapmış. O dönemde pek çok yapı inşaa edilmiş olup günümüzde hala tüm ihtişamıyla bu yapılar ayakta ve ziyarete açık bizleri beklemekte.
Edirne denilince akla ilk gelen sanırım herkes için Selimiye Camii’dir. Tabii ki anlatmaya da ilk olarak oradan başlamak en doğrusu olacak.
Selimiye Camii
Ünlü mimar Mimar Sinan’ın ustalık eserim dediği Selimiye Camii tüm heybetiyle şehrin girişinde gözlerimizin aradığı, gördüğümüz an bizi heyecanlandıran o ünlü eşsiz eser tüm övgüleri çok fazlasıyla hak ediyor.
Camiyle ilgili pek çok hikaye, rivayet mevcut olup, bununla ilgili kitaplar da yazılmış. Merak eden tabii ki araştırabilir. Camiinin kendi içinde bir çok özelliğe sahip, mimari açıdan ayrıcalıkları da var. Günümüzde UNESCO dünya mirası listesinde yer alıyor. Burası aslında bir külliye olarak inşa edilmiş.
Arasta Çarşısı(Kavaflar Çarşısı)
Camiinin hemen yanında tarihi bedesten yer alıyor. Çarşının o dönem, camiye destek olması smacıyla yapılması düşünülmüş. Burası da mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri.
II. Bayezid Külliyesi ve Sağlık Müzesi

Bu müze Osmanlı’nın sağlık alanındaki yaptığı çalışmalarının sergilendiği ilk müze olma özelliğine sahip. Pek çok ödül alan müze son yıllarda çok ilgi çekmekte. Gezerken çok farklı yöntemleri görüp, şaşırmamak elde değil.
Üç Şerefeli Camii
Üç Şerefeli Camii, Burmalı Camii diye de biliniyor. Merkezde yer alan camii de ziyaret edilebilir.
Eski Camii
Üç Şerefeli Camiinin yapılmasının ardından bu adı almış. Merkezde yer alan Camii de ziyaret edilmesi gereken camilerden biri.
Saray içi-Er Meydanı-Edirne Sarayı-Adalet Kasrı
Edirne Sarayından sağlam kalan tek yapı, Kanun-i Sultan Süleyman’ın Mimar Sinan’a yaptırdığı Adalet Kasr-ı

dır. Er Meydanı etrafında ünlü pehlivanların heykelleri görülebilir. Her yıl tarihi Kırkpınar güreşleri Er Meydanında yapılıyor.
Meriç Köprüsü
Meriç nehri üzerinde yer alan köprünün asıl adı Mecidiye Köprüsüdür. Köprü küçük araç trafiğine açık. Buradan Karaağaç mevkiisine geçiliyor.

Karaağaç Mahallesi
Burada Arnavut kaldırımlarının olduğu sokaklarda kafeteryalarda keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.

Eski tren garının yer aldığı bu mahallede, Lozan anıtı ve Müzesi, Jandarma Şehitliği Anıtı yer almakta.
Edirne’de ne yenir?
Edirne’de meşhur tava ciğeri, sakatat sevenlerin iştahını kabartıyor. Bademli kurabiye, badem ezmesi mutlaka tadılmalı. Zerde tatlısı yine ilk burada yediğim bir tatlı çeşidi.
Edirne’ye üniversite şehri denilebilir. Benim ilk bu ile gelişim de, mesleğe başladıktan sonra yine eğitim amaçlı olmuştu. İşyeri hekimliği eğitimi için 9 gün kadar bu ilde yaşamıştım. Kış aylarına denk gelmesi benim için pek de iyi olmamıştı. Ama yine de güzel bir tecrübe yaşadığımı söyleyebilirim.
Edirne’ye daha çok kez gideceğimi biliyorum. Her gelişim yeni gelmişim gibi olacak bunu da söylemek isterim.
Kaleminize sağlık 👏 👏